da sahillerimizde en çok kullanılan tekne grubu içindeki boyu 6 metreden küçük teknelerin güvenligi, büyük bir kullanıcı kitlesini etkilemektedir. Daha büyük tekneleri kullanmanın egitim ve bilgi gerektirecegi düşünüldügü için kullanıcılar nispeten daha tedbirlidir. Ancak küçük tekne kullanıcıları genelde daha az denizcilik ve teknede güvenlik bilgisine sahip. Bu da riski artırıyor. ISO 12217-3 bütün bu riskleri en aza indirecek denge ve yüzebilirlik kriterlerini içermektedir. Bu nedenle bu kriterleri saglamak sadece "Gezi Tekneleri Yönetmeligi" geregi olarak düşünülmemeli, can güvenliginin vazgeçilmez unsuru olarak algılanmalıdır. Yazımda, boyu 6 metreden küçük motorlu tekne imalatçılarına "ISO 12217-3 Standardı"nın temel isteklerini açıklayarak, gerekli testleri kendilerinin yapmasını saglamak, teknelerinin uygunlugunu gördükten sonra "Uygunluk Beyanı"nı yayımlayarak, CE işaretini teknelerine koymalarının şekil ve yollarını göstermek, kendi olanakları ile CE işaretli teknelerini satışa sunmalarına yardımcı olmaya çalışacagım. Ancak buradaki bilgilerin en genel uygulamalara yönelik oldugunu, daha ayrıntılı bilgi gerektiginde bize ulaşmalarının dogru olacagını belirtmek isterim. Diger önemli husus ise buradaki açıklamaların, testler ile ilgili gerekleri göz önüne almadan yayımlanacak "Uygunluk Beyanı" ve "CE lşareti"ni teknelerine koyacak üreticilerin çok ciddi hukuki sorumluluk altında olacakları ve büyük meblaglı tazminatlar ödeyebileceklerini bilmeleri geregidir. "ISO 12217-3" test ve gerekler yelkensiz teknelerde 5 grupta toplanabilir; 1) Su alma yüksekliği; Bu test ile teknelerin çalıştıkları deniz koşullarında kolay su almamaları amaçlanmıştır. Test için tekne sakin bir suda, üreticinin belirledigi tam yüklü duruma getirilir. Tam yüklü teknede, motor gerekiyorsa akü, yakıt, çapa, halat, zincir, taşınabilir diger donanım, can kurtarma donanımı, yolcu, her yolcu için erzak gibi tüm agırlık veya eşdegerleri bulunmalıdır. Bu durumda tekneye, deniz suyunun girebilecegi en alçak nokta ölçülür. Bu mesafenin "tekne tasanın kategorisi"ne (A okyanus, B açık deniz, C kıyı, D korunaklı su) göre saglaması gereken ölçüde olması istenir. (Bkz. Resim-1) Bizim konumuz olan tekneler genelde C kıyı veya D korunaklı su şartlarında olacaktır. C kategorisi (2 metreye kadar dalga yüksekligi, 6 bofora kadar rüzgar şiddeti) için teknenin su alma yüksekligi 30 santimetre, D kategorisi (30 santimetreye kadar dalga yüksekligi, 4 bofora kadar rüzgar şiddeti) için boyu 4,8 metreye kadar olan teknelerde 20 santimetre, daha uzun olanlarda ise boy, santimetre olarak ölçülüp, 24'e bölünerek bulunacak santimetre cinsinden, yükseklikten az olmamalıdır. Ayrıca tekne boyunun 1/3 kadar baş tarafta küpeşte yüksekligi % 15 egimle artırılmalıdır. Suda yapılan testlerde bu yükseklik saglanamıyor ise öngörülen yolcu sayısı düşürülerek, test tekrar edilmeli veya teknenin formu degiştirilmelidir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; dıştan takma motorlu teknelerde motorun takıldıgı ayna eger bir havuz şeklinde olmayıp, buradan da tekneye su girişi mümkünse bu aynanın yüksekligi standardın isteklerine uymalıdır. Resim 1. Telıneye tüm yolcuların yerleştiıilereh bora yüksekliğinin ölçülmesi 2) Denge testi: Bu testte ise teknenin istenmeyen yük ve yolcu hareketleri sonucunda dengesini koruyarak, can güvenligini saglaması amaçlanmıştır. Tekne tam yüklü durumda (motor ve benzeri agırlıklarla) iken kullanıcı yerinde kalmak kaydıyla, yolcular sırasıyla iskele ve sancak bordalarda en kenar noktalara yerleşir. Bu pozisyonlarda tekneye deniz suyunun girebilecegi en alçak mesafe ölçülür. Bu mesafenin, "tekne tasanın kategorisi"ne göre saglaması gereken ölçüde olması istenir. (Bkz. Resim-2) C kategorisi için en küçük su alma yüksekligi 10 santimetre, D kategorisi için 1 santimetredir. Ayrıca bu test sırasında teknenin meyil açısı 6 metre boyda 19 ,7 derece ile 2,5 metre boyda 26,6 derece arasında degişen degeri aşmamalıdır. Resim 2. Denge testinde sadece motor kullanıcısı yerinde kalmak üzere yolcuların bir carafa yerleşmesi 3) Batırma testi: Bu testle tekne su ile dolsa dahi, yeniden yüzebilme koşullanna gelmesinin saglanması amaçlanmıştır. Tekne, bir küpeştesi deniz suyunun en az 10 santimetre içine girecek şekilde, 5 dakika süreyle yatırılarak suyla dolması saglanır. Tekne serbest bırakılarak dogrulması beklenir. Bu durumdaki tekneye bir insan bindirilerek, bordalarda tekne içindeki suyun dışarı atılmasını saglayacak yeterli yüksekligin kalıp kalmadıgı kontrol edilir. (Bkz. Resim-3) Bu istegi saglayabilmesi için, teknelerin suyun üstünde kalmasını saglayacak yüzdürücü hacimlere (çift-dip, su geçirmez bölmeler, çeşitli tipte hava tankları, şişirilebilir saglam yüzdürücüler, bölmeler içinde köpük gibi) gerek vardır. Bu hacimlerin de standartta istenen özelliklere sahip biçimde veya malzeme ile yapılması şarttır. Bizde imal edilen bazı CTP teknelerde alt ve üst kalıp arasında yüzdürücü bir hacim kalmakta ancak bu hacimlerin her zaman yeterli olmadıgı veya su girişini önleyecek biçimde sızdırmazlıgın saglanmadıgı gözlemlenmiştir. Ahşap teknelerde ise yüzdürücü ek hacimlerin kullanıldıgına pek rastlanamamıştır. Ahşap teknelerde içten ve dıştan takma motor agırlıklarıyla beraber yapılacak deneyler ile gerekli yüzdürücü elemanlar tespit edilerek, tekneyle beraber teslim edilmeli, kullanış biçimi kullanıcı el kitaplarında yer almalıdır. MART• NISAN'07/ SAYI02 BoaBt uildeTrürkife • 23
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=