38 MAYIS - HAZİRAN 2011 / SAYI 26 FİRMA PROFİLİ dıştan takma deniz motorları segmentinde çok ciddi bir rekabet ortamı var. Biz de bir farklılık yaratmak durumundaydık. Çünkü teknolojik olarak ürünler birbirine çok yakın. Ufak tefek farklılıklar var ama teknolojik olarak kullanılan malzeme belli. Tabi her markanın kendine göre bazı avantajları var. Bunlara ilaveten biz sadece ürünle değil, ürün kullanılırken karşılaşılabilecek olan sorunları da göz önüne alarak satış sonrası hizmetlerle de farklılık yaratmak istedik. Çünkü Türkiye’de maalesef, yetkili servisle servis arasındaki fark çok fazla ayırt edilemiyor. İnsanlar kötü bir tecrübe yaşamadıkça o ‘yetkili’ kelimesinin farkını anlayamıyor. Biz, her sattığımız ürün için mutlaka bir Yamaha Yetkili Servisi gözetiminde kullanılması, zamanında bakım-onarımın yaptırılması gerektiğini belirtiyoruz ki, garanti konusunda biz de müşterilerimize her zaman destek olalım.” Yedi bölgede de varız “Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, distribütörlük ve satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi alabilmek için, 7 bölgede de yetkili servis bulunmasını şart koşuyor. Biz de 7 bölgede varız. Tabi, gerek yetkili bayi, gerek yetkili servis olarak ağırlıklı hizmet verdiğimiz bölgeler, Akdeniz, Ege ve Karadeniz kıyı şeridi. Bizim çıkış noktalarımızdan biri de, yetkili servislerimizin her yerde bulunması ki, müşteri bir ürünü satın alırken kendini güvende hissetsin. Türkiye genelinde yaklaşık 35 yetkili servisimiz ve 50’ye yakın yetkili bayimiz mevcut.” Yamaha tüm üretimini Japonya’da yapmaya devam ediyor “Yamaha dıştan takma motorların Türkiye’deki pazar payı bundan 10 yıl önce yüzde 40-42 idi. Şu anda ise yüzde 26-27 seviyesinde. Burla Deniz Araçları içerisindeki payı da yüzde 70’e yakın. Türkiye’deki pazar payımız özellikle son 3 yılda düşüş gösteriyor. Bunun birçok nedeni var ama en büyük nedenlerinden biri, maalesef fiyat dezavantajımızın olması. Rakibimiz olan markaların çoğu ki, bunların içerisinde diğer Japon markaları da var, genellikle ucuz işgücünün olduğu Ç i n , Vietnam, Endonezya, Tayland gibi Uzakdoğu ülkelerinde üretim yaptırıyorlar. Yamaha ise, ısrarla tüm üretimini Japonya’da yapmaya devam ediyor. Tabi bu işçilik ücretlerinin mukayesesini yaptığınızda fark ortaya çıkıyor.” Bilinçli müşteri Yamaha’yı tercih ediyor “Bunun yanı sıra Çin markaları da pazarda yer alıyor. Özellikle Japonya, Amerika ve Avrupa’nın birçok yerinde daha bilinçli, fiyata çok fazla odaklanmayan müşteriler Çin markalarına rağbet göstermiyorlar. Bizde ise, sezonun da kısa olması nedeniyle fiyat çok önemli bir kriter. Genelde amatör denizciler tarafından tercih edilen 25 beygire kadar olan motorlarda ciddi bir pazar kaybımız var. Ama 30 beygir ve üzerindeki ürünlerde sıkıntımız yok. Çünkü daha bilinçli, denizi bilen ve denizden para kazanan insanların tercih ettiği bu ürünlerde, dayanıklılık çok önemli. Sadece dayanıklılık değil, ürünlerimizin teknolojik üstünlüğü de var. Bilinçli müşteri dönüyor dolaşıyor, fiyat dezavantajımız olmasına rağmen yine Yamaha’yı tercih ediyor.” “7’den 70’e Denize” projesiyle çocuklara deniz sevgisini aşılıyoruz “Sosyal sorumluluk projesi olarak, son dört yıldır sürdürdüğümüz ‘7’den 70’e Denize’ isimli bir projemiz var. 8-13 yaşları arasındaki öğrencileri ebeveynleriyle birlikte, ebeveynden kastımız anne baba olmak zorunda değil, 2 kişilik bir takım oluşturacak şekilde 2 günlük bir eğitimden geçiriyoruz. Denizden güvenli bir şekilde nasıl yararlanabilirler, deniz güvenliği, dıştan takma motor nasıl çalıştırılır, şişme bot nasıl kurulur, nasıl şişirilir, denizde nasıl kullanılır gibi eğitimler veriyoruz. Amacımız bu projeyle öncelikli olarak deniz sevgisi aşılayabilmek. Çünkü maalesef toplum olarak sırtımız denize dönük yaşayan bir milletiz. Deniz sevgisini henüz çocukken insanlara aşılamak istiyoruz. Kesinlikle Yamaha markasını ön plana çıkarmak gibi bir hedefimiz yok, hedefimiz tamamen deniz kültürünü geliştirmek. Bu olduğu zaman zaten pazarımız büyüyecektir.” “Çok güzel bir kıyı şeridimiz var, 70 milyonu aşan nüfusumuz var ama 1 yılda satılan dıştan takma deniz motoru sayısı yaklaşık 5 bin adet. 12 milyonluk Yunanistan’da satılan deniz motoru sayısı 12 bin. Paris’te deniz yok, oradaki bayiinin sattığı motor yılda 38 bin adet. Bu projeyi dört yıldır sürdürüyoruz. Keşke rakiplerimiz de yapabilse. Çünkü ne kadar çok yapılırsa o kadar çok insan faydalanabilecek, deniz kültürü o kadar daha hızlı gelişecek.” Olumsuzluklar pazarın büyümesini engellemiyor, sadece yavaşlatıyor “Son 2-3 yılda düzenlenen fuarlarda da gözlemlediğimiz üzere, birçok yabancı firma Türkiye pazarına yöneliyor. Çünkü Avrupa’daki pazar çok daraldı ve tıkandı. Açılmak zorundalar ve en büyük potansiyel de Türkiye pazarı. Dolayısıyla genişleme ve büyüme potansiyeli açısından Türkiye pazarı çok iyi ve cazip. Bu doğrultuda da denizcilik sektörünün ve bizim pazarımızın büyümemesinin imkanı yok. Tabi ki olumsuz noktalar da var ama bu olumsuzluklar pazarın büyümesini engellemiyor, sadece yavaşlatıyor.”
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=