kabul ettim ve onları Türkiye'de temsil etmeye başladım. Yıl 1976 ... Boğaziçi Üniversitesi'nden mezun olmak üzereyim. Kavos'un Bodrum temsilcisi rahmetli lbrahim Şakar ile önce Kavos Yatçılık, ardından Bodrum Tur adında bir anonim şirket kurduk ve deniz turizmi yapmaya başladık. O dönemde böyle bir meslek yoktu Aile dostlarımız "vah vah ... Sinan Boğaziçi'ni bitirdi, kayıkçı oldu" dediler.. 1978 yılında Kavos, Avrupa pazarında büyümeye başlamıştı ve Türkiye'de ortak yabancı sermayeli şirket kurma kararı aldık. Görüşmeler için Ankara'ya gittim. Devlet'le tanıştım. Bir bürokrat bana "ne yatırımı, iki tane zengin yabancı yatla gezince zengin mi olacağız" dedi. Kovulmaktan beter olmuştum .. Kavos ile ortaklık yapabilmiş olsaydık, şu anda belki de dünyanın en büyük yat şirketi olurduk. Zira Kavos daha sonra Moorings'le birleşti ve uzun süre dünyanın en büyük yatçılık şirketi olarak çalıştılar. Moorings hala dünyanın en büyüğü ... 1978 - 1980 yılları arasında Türkiye'de turizmin herhangi bir çeşidini yapmak yabilirsiniz. Biz bu nedenle müşteriye, işin denetiminde gerçe!ıten kontrol mühendisi olan eğitimli, profesyonel insanlar ile çalışmalı istediğimizi söylüyoruz. Bazen müşteri "telınenin şurasını lıaldıralım, burasını indirelim " diyor. Işin estetiğini bozacağını söylüyorsunuz ama müşteri direniyor.Tartışıyorsunuz, bunlar hep olan şeyler. Işlerimizde bugüne kadar hiçbir sorun çılımadı Işlerimizin çok diklıatli ve sıkı biçimde talıip edilmesi gerekiyor. Alım-satım, ihracat ve devletle olan işleri bir eksper aracı lığı ile yaptırıyoruz .. Herşeyi kitabına uygun olarah yaptığımız için yeni imalatta ikinci el telıne satış işlerimizde bugüne lıadar hiçbir imkansız gibi birşeydi. Bu dönemde Amerika'da bir süre turizm ile ilgili işlerde çalıştım. 80 ihtilalinden sonra geri döndüm.. 1983 yılma kadar turizmcilik yapmaktan çok bürokrasi ile mücadele ettik. Bence yat turizminin başlangıcı 1983 yılıdır. Bir kanun ve bir kararname ile Türkiye'nin kaderi değişmiştir. Birisi Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu, diğeri de 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu 1990 yılına kadar Yat Turizmi adına ne yaptıysak yaptık. Sonra Ankara yine frene bastı. Taşeron sıkıntısından kendi teknelerimizi yapmaya başladık Yat imalatına nasıl başladınız sizi cezbeden tarafı ne oldu? Kurulduğumuz yıldan başlayarak yat imal ediyoruz. Yat turizminde uzunca bir dönem bayrağı biz taşıdık. Büyük turlar düzenledik, Thomson'un, TUI'nin, GTT'nin, Magic Life'ın Türkiye temsilciliğini yaptık, 30 tane teknemiz vardı. sorıın çıkmadı. Farhlı, ses getiren tehneler yapmalıyız Malta Şahini büyülı sülıse yarattı, fuarda çalı büyiilı ilgi gördii. Malta Şahini Tiirlıiye'de yapılmasına lıerlıes çalı şaşırdı. Başta Bahi Gökbayralı ve elıibine olmalı üzere burada emeği geçen lıerlıese selıtör olarak teşekkür borçluyuz. Hepimize sınıf atlattılar. Yat imalatına devam etme1ı istiyorum Antalya Serbest Bölge'de bir tersane aldım, orada bir yatırım yapmayı düşüniiyorum. Al.iağa'yı pelı düşünmüyorum. Ôren bölgesindeki grupta ben de varım. Yurt dışından bazı temaslarım var ama bunları konuşmak için çalı erlıen. Yat imalatına devam etmek istiyorum. Dünyada yat imalatı taşeronluk sistemi ile yapılıyor. Dünyaca ünlü büyük imalatçılarda 12-13 kişi çalışıyor, tüm işlerini taşeronlara yaptırıyorlar. Bizdeki taşeron sıkıntısından kendi teknelerimizi kendimiz yapmaya başladık. Tersane kiraladık, yığma ahşaptan bildiğimiz guletleri yapmaya başladık. Başlangıçta bugün yaptığımız boylara çıkmayı hiç düşünmemiştik.Sonra 1992 yılında ilk 34 m saç teknemizi yaptık. Bu arada !amine ahşaptan yat yapmaya da devam ettik. 2000 yılından itibaren de üretimimizi tamamen çelik konstrüksiyon olarak devam ettirdik. Önceleri yatları kendi işimiz için imal edip 1-2 yıl kullandıktan sonra satıyorduk. Ancak 5-6 yıldır "Terzi kendi söküğünü dikemez" misali kendimize tekne yapamıyoruz . Daha çok sipariş üzerine imalat yapıyoruz. Kendimiz için başladığımız tekneye de müşteri çıkınca satıyoruz. Zira sektörde zamanla yaşanan arz enflasyonunda ve işi hiç bilmeyen ve pastadan pay kapmak isteyenlerin sektöre girmesi ile çok kötü ve ucuz tekneler yapılmaya başlandı. Türkiye imaj değiştirdi, kaliteli turist ülkemize gelmemeye başladı. Ülkenin doğuya yönelmesi, islami söylem ve yaşarn tarzının gelişmeye başlaması da Türkiye'nin ucuz turist destinasyonu haline gelmesine katkıda bulundu. Özellikle dışarıdaki yüksek gelir seviyesindeki insanlar tarafından bu böyle algılandı. Bu durum, turizminde 4 yıldır altın çağını yaşayan başta Yunanistan ve Hırvatistan olmak üzere diğer ülkelere yaradı. 4-5 yıldızlı otel fiyatlarımız 25-30 dolara düştü, yat turizmi geriledi. Biz de bu koşullar nedeni ile filomuzu zamanla elden çıkarıp, yurtdışına sattık. Şimdi dünyanın her yerinde bizim teknelerimiz dolaşıyor. Sac tekneler daha sağlam, güvenli ve pazan dafi.a geniş MAYIS·HAZIRAN'07/ SAY!03 BoaBt uildTerürkiye • 13
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=