Fiberglass tekne üretiminde 40 yıla yaklaÅŸan geçmiÅŸiyle Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden olan Mursan, son yıllarda SANBOAT markasıyla pazara sunduÄŸu 7-12 metre arası motoryatların üretimine ağırlık veriyor...

Bir aile ÅŸirketi olarak 1979 yılında kurulan Mursan, kurulduÄŸu günden bu yana fiberglass tekne üretimi yapıyor. Ä°lk yıllarında daha çok sandal ve sürat teknesi kategorilerinde üretim yapan firma, 1996’dan bu yana SANBOAT markası ile 7-12 metre arasında motoryat üretime ağırlık vermiÅŸ durumda. Sürat teknesi ve sandal grubunda ihracat ağırlıklı üretime devam eden Mursan, motoryat kategorisinde hem iç piyasaya hem de Avrupa pazarına üretim yapıyor.

Mudanya’ya 20 dakika mesafede bulunan fabrikasında 4 bin 500 metrekare kapalı alanda, 38 kiÅŸilik ekibiyle üretim yapan Mursan’ın fabrikasının önünde bir de showroom alanı bulunuyor. MaÄŸazasını özellikle bahar aylarında aktif olarak kullanan Mursan, burada hem tekne modellerini sergiliyor, hem de aksesuar satışlarıyla müÅŸterilerine hizmet veriyor.

TEKNE MODELLERÄ°
Mursan’ın sandal kategorisinde Classic S, Dolphin ve Balıkçı isimleriyle 3 farklı modeli bulunuyor. Sürat teknesi kategorisinde ürettiÄŸi “Trophy” serisinde ise 470 Trophy, 520 Trophy ve 670 Trophy olmak üzere yine 3 modeli var. Bu iki kategori firmanın ihracat ağırlıklı çalıştığı kategoriler. Mursan’ın iç piyasada iddialı olduÄŸu ve mesaisinin büyük çoÄŸunluÄŸunu ayırdığı motoryat kategorisinde ürettiÄŸi “Cuddy” serisinde ise 705 Cuddy, 980 Cuddy, 1090 Cuddy ve 1195 Cuddy olmak üzere 4 farklı modeli bulunuyor.

705 Cuddy modeli, dıştan takma motorla (outboard) kullanılan baÅŸlangıç seviyesinde bir motoryat. Günübirlik geziler, su sporları, balık tutma gibi aktivitelerin keyifle yapılabildiÄŸi teknede, istenilirse 2 yetiÅŸkin ve 1 çocuk 2-3 gününü teknede konaklayarak deniz üzerinde geçirebiliyor.

980 Cuddy modeli, içten takma tek motorla (sterndrive) kullanılabilen serinin en küçük modeli. 980 Cuddy, üretime baÅŸlanıldığından bu yana hem iç piyasada hem de baÅŸta Avrupa olmak üzere yurtdışı pazarında Mursan’ın en çok ilgi gören modeli olmuÅŸ. 980 Cuddy ile ilgili önemli bir detay: “2004 yılında Cezayirli bir denizci, Bursa’da denizde teslim aldığı tekne ile yaklaşık 1250 millik Gemlik-Cezayir etabını, o zamanın motor ve navigasyon teknolojileri ile 5 günde tamamlamış ve böylece teknenin denizciliÄŸi de ispat edilmiÅŸ.”

1090 Cuddy modeli ise iki adet içten takma motorla kullanılabilen, 4+2 yatak kapasitesi ve 196 cm’lik ana kamara yüksekliÄŸi gibi detaylarıyla bu boy bir motoryatta pek rastlanmayan ferah hacmi ile çok sevilen bir tekne.

Mursan ve yaptığı çalışmalar hakkında bilgi aldığımız firmanın yeni nesil yöneticisi Okan OÄŸuztürk, “Teknelerimizi kullanan dostlarımızın öneri ve istekleri doÄŸrultusunda, iki yeni model üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. En kısa sürede bu modelleri de deniz severlerin beÄŸenisine sunmak istiyoruz.” diyerek, Mursan’ın yeni modeller geliÅŸtirmeye devam ettiÄŸini ifade ediyor.

ÜRETÄ°M SÜREÇLERÄ°
Mursan’ın sadece seri üretim yaptığını belirten Okan OÄŸuztürk, “Bu zamana kadar özel üretim projelerde yer almadık ve böyle bir planımız da yok. Ancak ürettiÄŸimiz her tekne bizim için özel. Üretim esnasında büyük bir tutku ve titizlikle esnek üretim yapımızı da kullanarak tekne sahibini özel kılacak detayları yakalamaya özen gösteriyoruz. Üretimin baÅŸlangıcında tekne sahibine kamara içi döÅŸeme kumaÅŸlarından, kaplama çeÅŸit ve rengine, iç dizayn deÄŸiÅŸikliÄŸine kadar farklı bir çok alternatif sunup, birlikte karar veriyoruz. Bizi yabancı rakiplerimizden ayıran en önemli faktörlerden biri bu. Ä°thal bir tekne tercih ettiÄŸinizde, örneÄŸin teknenin yataklarının kumaşını rengini, özelliklerini seçme ÅŸansınız pek yok. Olsa dahi bu seçimler sebebiyle teknenizi daha geç teslim alabilme durumuyla karşılaşıyor ya da ilave ücretler ödemek zorunda kalabiliyorsunuz. Biz bu alternatifleri müÅŸterilerimize hiçbir fark talep etmeden sunuyoruz. Ayrıca fabrikamızın kapıları müÅŸterilerimize her zaman açık. Tekne sahibi üretim esnasında gelip, her aÅŸamada teknesinin durumunu inceleyebiliyor.” diyor.

Mursan’ın tüm modellerinin özgün tasarımlar olduÄŸunu ve kendi bünyesindeki dizayn ekibi tarafından tasarlandığını sözlerine ekleyen OÄŸuztürk, “Modellerimizin hazırlanmasında önceliÄŸimiz Türk denizcisinin beklenti ve alışkanlıklarının saÄŸlanması, güvenli seyir, maksimum performans ve çaÄŸdaÅŸ dizayn olmuÅŸtur. Bu ilkeler doÄŸrultusunda hazırlanan modeller gerekli test ve homoglasyonları yapıldıktan sonra seri üretime geçilmektedir.” ÅŸeklinde konuÅŸuyor.

Okan OÄŸuztürk, ÅŸöyle devam ediyor: “Üretimin tamamını, kendi bünyemizde yer alan Döküm, Montaj, DöÅŸeme, Marangoz, Elektrik, Inox, Motor birimlerimizle gerçekleÅŸtiriyoruz. Bir baÅŸka deyiÅŸle fabrikamıza hammadde girer, ürün çıkar. Saydığım bu birimlerimizin bir arada olması üretim ve kalite kontrolü anlamında ciddi avantaj saÄŸlarken, üretim esnasında daha esnek olabilmemize de imkan tanıyor.”

“ÜrettiÄŸimiz modeller için (7-13 metre arası motoryat), maalesef ülkemizde yan sanayi yerli üretim yok denecek kadar az. Bu sebeple çok fazla yerli yan sanayi ürün kullanamıyoruz. Dış piyasaya da ürün yolladığımız için, çoÄŸunlukla yurt dışında servis ve yedek parçası bulunabilen uluslararası markaların ürünlerini tercih etmek durumunda kalıyoruz.”

SATIÅž SONRASI HÄ°ZMETLER
“Tekne sahibinin, teknesinden aldığı keyfi ve hissettiÄŸi güveni saÄŸlayan en önemli konuların başında satış sonrası hizmetler geliyor. MüÅŸterilerimizin acil bir durumda ya da akıllarına takılan en ufak bir soruda 7/24 bizlerle irtibat kurabilmelerine çok önem gösteriyoruz. Bunun yanı sıra gerek rutin bakımlarda, gerekse arıza durumunda servisi fabrikamız bünyesinde bulunan kendi ekibimizle saÄŸlıyoruz. Teknenin üretiminde yer alan bu ekibin tekneye müdahalesi çok daha pratik ve ekonomik oluyor. Tabi ki acil durumlarda ya da basit bakım-onarım iÅŸlerinde gerek Ege gerekse Akdeniz Bölgesi’nde anlaÅŸmalı olduÄŸumuz firmalar var. Tekne sahibi bu firmalardan hizmet almak istediÄŸinde de sürecin başından sonuna kadar takipçisi oluyoruz. Ayrıca yaz sezonunda (Nisan-Eylül ayları arasında), Ege ve Akdeniz Bölgesi’ne düzenlediÄŸimiz haftalık servis turlarımız sayesinde SanBoat sahiplerine, düÅŸük maliyetle genel bakım imkanı sunuyoruz. ÖrneÄŸin; Ä°zmir Bölgesi için bir tarih belirliyoruz, 2 hafta öncesinden o lokasyondaki dostlarımızı bilgilendirip herhangi bir yedek parça talebi, rutin bakım talebi ya da arıza ile ilgili servis istekleri olup olmadığını öÄŸrenip, onlardan gelen cevap ve istekler doÄŸrultusunda servis programımızı netleÅŸtirip hizmet sunuyoruz. Böylece 5-6 teknemize tek seferde hizmet verip, iÅŸçilik maliyetlerini en aza indiriyoruz.”

SATIÅž AÄžI
“2000’li yılların başına kadar, yani sandal ve sürat teknesi kategorilerinde daha yoÄŸun üretim yaptığımız yıllar, Sinop’tan Mersin’e kadar 70’in üzerinde bayi ile çalışıyorduk. O yıllarda, ÅŸirketimizin kurucusu Babam Hasan OÄŸuztürk’ün aldığı keskin bir karar doÄŸrultusunda, iç piyasada bayiler aracılığı ile çalışmayı çok kısa bir süre içerisinde bıraktık. Türkiye’de bayilik sisteminin çok profesyonelce ilerlemediÄŸi görüÅŸündeyiz. Zaten motoryat kategorisinde müÅŸteri doÄŸrudan üretici ile temasa geçmek istiyor. Bu sebeple Türkiye’de aktif bir bayi ağımız olduÄŸunu söyleyemeyiz. Ancak ÅŸartlarımızı saÄŸlayan firmalara bayilik anlamında kapılarımız her zaman açık.”

“Firmamız geçen 40 sene içerisinde Norveç’ten Lübnan’a, Ä°talya’dan Cezayir’e kadar 23 farklı ülkeye ihracat yaptı. Ä°hracat ayağının bu iÅŸin çok önemli bir tarafı olduÄŸunun farkındayız ve oldukça önemsiyoruz. 2008 Avrupa krizi sonrasında Almanya, Ä°ngiltere, Yunanistan, Fransa gibi önemli ülkelerin alım güçlerinin azalması sebebiyle çok önem verdiÄŸimiz bu markette istemeden de olsa güç kaybetmiÅŸ olduk. Amacımız tekrar 2008 öncesinde olduÄŸu gibi daha aktif olarak Avrupa pazarında yer almak. Hali hazırda Fransa, Malta ve Bulgaristan distribütörlerimiz ile aktif olarak Avrupa’ya satış gerçekleÅŸtiriyoruz. Yeni partner arayışımız devam ediyor ancak bu noktada da tıpkı iç piyasada olduÄŸu gibi oldukça seçiciyiz.”

“2018 senesi gerek CNR Avrasya Boat Show gerekse devamında oldukça yoÄŸun geçti ve bu yoÄŸunluk halen devam ediyor. Bizim açımızdan ÅŸu ana kadar pozitif bir yıl olduÄŸunu söyleyebilirim. Son dönemde döviz kurlarında yaÅŸanan ciddi artışlar, muhtemelen sektörü iç piyasa anlamında olumsuz etkileyecektir. Ancak bu gibi zorlu koÅŸulların, yeni imkanlar, fırsatlar getireceÄŸi inancıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

“MODELLER SÜREKLÄ° GELÄ°ÅžTÄ°RÄ°LÄ°YOR”
“Gerek dünyadaki pazar trendlerini ve dünya fuarlarını takip ederek ve gerekse teknelerimizi kullanan dostlarımızın öneri ve istekleri doÄŸrultusunda, mevcut modellerimizde yenilikler yapıyoruz. Ayrıca ürün gamımızda eksik olan ve 12 ay kullanım imkanı verdiÄŸi için son yılların popüleri olan iki yeni Coupe model üzerine çalışmalarımız devam ediyor. En kısa sürede bu modelleri deniz severlerin beÄŸenisine sunmak amacındayız.”

“BAÄžLAMA BÜYÜK PROBLEM”
“Ülkemiz uzun sahil ÅŸeridi ve coÄŸrafi imkanları ile denizcilik konusunda geliÅŸime çok açık. Yat ve tekne üretim sektörünün ilerlemesi de tabi ki bununla paralel. Kaliteli iÅŸçilik ve ucuz iÅŸ gücü önemli artılar. Çok çalışmak yeterli deÄŸil. Firmalar adına, geliÅŸime açık olmak ve nitelikli ürün üretmek önemli.”

“BaÄŸlama/konaklama alanı önemli bir problem. Zaman zaman sipariÅŸ esnasında müÅŸteriden ‘herÅŸey tamam ancak bana ÅŸu lokasyonda konaklama için yer ayarlamanızı rica ediyorum’ gibi isteklerle karşılaÅŸabiliyoruz. Tekne sahibinin güvenle ve konforla teknesini baÄŸlayabileceÄŸi alanların, hem fiziksel olarak hem de kanunlar nezdinde ciddi anlamda düzenlemeye ihtiyacı var. Yine çekek yerleri, çekme-atma rampaları da aynı ÅŸekilde düzenlenmeli. Bu konu özellikle 4-8 metre arasında tekne sahipleri için çok önemli. Avrupa’da denizcilik anlamında söz sahibi ülkelerin sahil ÅŸeritlerinde yer alan sayısız çekme-atma rampalarına açıkçası imrenerek bakıyorum. Bu konu belki de baÅŸlı başına tartışılması gereken ayrı bir röportaj konusu.”

“Denizcilik bir kültür ve bu kültürü geliÅŸtirmek için tüm sektör paydaÅŸlarına önemli sorumluluklar düÅŸüyor. Sektörümüzün önemli kuruluÅŸlarından YATEF ve DENTUR’un bu konularda ciddi bir çalışma içinde olduklarını biliyorum. Bakanlığın da bu çalışmalara önem verdiÄŸini yapılan iÅŸlerden anlamak mümkün. Umarım tüm bu emek ve karşılıklı iyi niyetler, daha kısa sürede sonuçlanır.”

“Boat Builder Türkiye dergisini yıllardan beri ilgi ve beÄŸeni ile takip ediyorum. DüÅŸüncelerimizi aktarmamıza vesile olduÄŸunuz için teÅŸekkür ederim.”