Moonday Yachts’ın geçmişi 1950’li yıllara dayanıyor. Ailenin 3. kuşak temsilcilerinden Boray İşcen, firmanın 1956 yılında dedeleri tarafından kurulduğunu belirterek, o zamandan bu yana tekne imalatı ve tekne aksesuarları konusunda toptan-perakende çalışıyoruz.” diyor. 1995 yılında Hollanda’ya tekne üretmeye başladıklarının altını çizen İşcen, “Şu anda klasik ve spor model teknelerden 18 ayrı model teknemizin seri imalatını yapıyoruz.” şeklinde konuşuyor.
Moonday Yachts’ın üretimi, kendisine ait yeni inşa ettiği 2 bin 500 metrekarelik fabrikasında yaptığını sözlerine ekleyen Boray İşcen, “Fabrikamızda tekne-yat üretimi için gerekli tüm yeni teknolojiler kullanılıyor. Tesisimiz özellikle tekne-yat üretimine uygun dizayn edildiği için bizi ziyarete gelen misafirlerimiz tam ve profesyonel bir tekne fabrikası görüyor. Uzun yıllardır yaptığımız araştırma ve geliştirmelerin sonucunda inşa ettiğimiz fabrikamız, ülkemizi tekne-yat sektöründe başarılı bir şekilde temsil ediyor. Fabrikamızda daimi olarak 15 çalışanımız görev yapıyor. Bu sayı sezon öncesi dönemlerde iki katına çıkabiliyor. Fabrikamızda marangozhane, polyester döküm atölyesi, finish atölyesi, elektrik atölyesi ve döşeme atölyesi bulunuyor. Tekne üretimi için gerekli tüm sistem-ekipman ve atölyeler kendi bünyemizde yer alıyor.” ifadelerini kullanıyor.
Moonday Yachts’ın ürettiği tekne modelleri hakkında da bilgi veren Boray İşcen, şunları söylüyor: “Öncelikle şunu söylemek isterim ki; bizim ürettiğimiz her tekne ve modelin tüm CE sertifikaları ve denize uygunluk belgeleri mevcut. Ama piyasamızda merdiven altı diye tabir edilen üreticiler olduğu sürece bizlerin yeni model ve tasarım çalışmaları, maalesef diğer ülkeler kadar hızlı gidemiyor. Tekne tiplerimiz klasik ve spor olarak iki tip. 10 farklı klasik modelimiz ve 8 farklı spor modelimiz bulunuyor. Spor modellerimiz genellikle dıştan takma motorlu, klasik modellerimiz ise içten takma motorlu.”
“İmalatımız fabrikasyon mantıkta işliyor. Fakat tüm modellerimizde müşteri talep ve isteklerine göre çeşitli değişiklikler yapabiliyoruz. Öncelik müşteri memnuniyeti olduğu ve kalıcı bir firma olmak istediğimiz için genellikle müşterilerimizin keyif alacağı tüm detayları zaten tüm modellerimizde uygulamış durumdayız.”
“Modellerimizin tasarımı ben ve abim Burak İşcen tarafından yapılıyor. Bazı modellerimizin tasarımını ve tüm modellerimizin denetimini ise Ozan Yurdukul yapıyor. Kesinlikle tasarımı ve mühendisliği yapılmamış bir teknenin imalatını yapmıyoruz. Kendimize almayı düşünmeyeceğimiz hiç bir modeli inşa etmiyoruz. Tekne detaylarında da buna özen gösteriyoruz. Moonday Yachts her sene çeşitli yeni modeller üretmeye devam ediyor. Bu sene de bazı sürprizler yapacağız. Bizim öncelikli prensibimiz her zaman büyümektir.”
“Ürettiğimiz tüm teknelerin garanti ve servis işlemlerini kendimiz yapıyoruz. Motor ve motor aksamları konusundaki servis işlemleri ise motor markasının yetkili servisleri tarafından yapılıyor.”
“Gerektiği zaman dışardan da üretimle ilgili teknik destek alıyoruz. Ancak çoğu atölyeleri kendi içimizde organize ettiğimiz için baştan sona tüm üretim kendi içimizde bitiyor. Fabrikamızın kapısından varil ile giren polyester-epoxi ve tomruk halinde giren ağaç, tam anlamı ile eksiksiz bir tekne olarak diğer kapıdan çıkıyor.”

Yurtdışında yeni bayilikler hedefliyoruz
“Satışlarımızı yurtiçinde kendi satış ekibimiz ve bayilerimiz üzerinden yürütüyoruz. Yurtdışında ise birçok ülkede bayilerimiz var. Hollanda’da kendi firmamız ve yaklaşık bin metrekarelik bir showroom alanımızın yanı sıra yine başka bölge bayilerimiz de var. Satış adetlerimiz her geçen gün artarak devam ediyor. Bizim esas satış bölgemiz yurtdışı olduğu için amacımız 2019 yılında yeni ülkelerde bayilikler oluşturabilmek.”

Üreticiler işbirliği yapabilmeli
Ülkemizde yat ve tekne üretiminde genellikle tüm firmalar kendi çapında çalışıyor. Üreticiler arasında ciddi bir birliktelik sağlanamıyor. Özellikle yurtdışı üreticilerde karşılaştığımız firmaların birleşerek hammadde-aksesuar alımları, bizde de olabilse sektör olarak yükselişimiz çok daha hızlı olabilir. Ama bizde her alanda olduğu gibi, kapılar kapalı tutulup kendi kendimize çalışıyoruz. Hollanda’da iş yaptığımız firmalarla çok açık ve rahat bir şekilde hareket edebiliyoruz. Herkes yerini biliyor ve gücünü tam anlamı ile kullanabiliyor. Örneğin biz kendi içimizde çeşitli atölyeler kurduk. Bunlardan diğer tekne firmaları da yararlansa birlikte daha güçlü oluruz ama ben de tekne üreticisi olduğum için hiçbir firma bu avantajlardan yararlanmak istemiyor.”

Yan sanayide ithalat daha kolay olduğundan üretim ilerleyemiyor
“Türkiye’deki yerli yan sanayi tekne-yat aksesuarları üretimi konusunda henüz çok güçlü değil. Çoğu firma sadece para kazanmak amaçlı ithalat yapıyor ve bu yüzden aksesuar imalat sektörümüz ilerleyemiyor. Aslında sadece bizim kullandığımız aksesuar adetleri bile ciddi üretim adedi tutuyor.”